Doc. Drç Erdal Bay'dan Çarpıcı Yazı, " Bir öğrencinin eğitim hayatı boyunca geçirdiği zamanı "

Türk dünyasında  adından söz ettiren,  Türkiye'nin gurur tablosu arasında yer alan Gaziantep Üniversitesi Öğretim üyesi  Doc. Dr. Erdal Bay Eğitimde Zaman dilemmasını konu alarak bir öğrencinin eğitim hayatı boyunca geçirdiği zamanı değerlendirdi. Eğitim Öğretim yılının başladığı ilk günlerde, bir öğrencinin eğitim hayatı boyunca ki geçirdiği süreci analiz eden Doc. Dr. Erdal Bay, "İlkokuldan üniversiteyi bitirinceye kadar derslerde geçirilen süre ne kadardır? İlk başta şu cevabı verebiliriz." diyerek konuya giriş yapan Doc. Dr. Erdal Bay şu ifadelere yer verdi; 4 yıl ilkokul, 4 yıl ortaokul, 4 yıl ortaöğretim ve 4 yıl üniversite olmak üzere toplam 16 yıl… EĞİTİM SÜRESİNCE ÖĞRENCİNİN GEÇİRDİĞİ ZAMAN  Eğitim üzerine çarpıcı analizlerde bulunan Doc. Dr. Erdal Bay son köşe yazısında şunları kaydetti; Ama gerçekte sorunun cevabı bu değildir. İlkokul: günlük ders saati 6 *40 dk * 180 iş günü *4 yıl = 2880 saat/ 120 gün Ortaokul: günlük ders saati 7 *40 dk *180 iş günü * 4 yıl = 3312 saat/ 138 gün Lise : günlük ders saati 8 *40 dk *180 iş günü * 4 yıl = 3816 saat / 159 Üniversite (eğitim fakültesi) : ortalama 140 kredi * 50 dk * 14 hafta = 1633 saat/ 68 gün Bir öğrencinin ilkokuldan üniversiteyi bitirinceye kadar derslerde geçirdiği süre yaklaşık olarak 485 gün… *** Olay burada bitmemektedir. Bu süre, eğitimde uygun-planlanmış zaman, ayrılmış zaman, meşgul olunan zaman ve gerçek akademik öğrenme zamanı olarak ayrılmaktadır. Yapmış olduğumuz hesaplamada 485 gün planlanmış resmi zamandır. Özel günler, bayramlar, kötü hava koşulları planlanmış zamanı azalabilmektedir. Öğrencilerin devamsızlık durumları da eklenebilir. Ayrılmış zaman ise planlanmış zamandan geriye kalan ve derslerde geçen süredir. Ayrılmış zaman diliminde de sorunlarımız vardır. Bu süreçte her öğretmenin derse girdiğinde yapmış oldukları hazırlık faaliyetleri vardır. Örneğin yoklama listesini düzenleme, projeksiyonu ayarlama her öğretmenin yapmış olduğu rutin işlemlerdendir. Bu hazırlık faaliyetleri de planlanmış zamandan belirli miktar zamanı düşürmektedir. Bu süreçte öğretmenlerin karşılaşabilecekleri zaman tuzaklarını da unutmamak gereklidir. Örneğin bir öğretmen her derste birkaç kez “susun beni dinleyin” demiş olsa ne kadar süre geçer. Yine bu konudaki fıkra da durumu özetlemektedir. Üç tane çocuk oturmuş babalarının mesleklerini tartışmaktadırlar. Birinci çocuk “benim babam okçudur” der. “Oku atar ok hedefe varmadan kendisi hedefe varır”. İkinci çocuk “benim babam avcıdır. Tüfekle atış yapar, mermi hedefe varmadan kendisi hedefe varır” der. Üçüncü çocuk düşünür, düşünür ve anlatır. “Benim babam memurdur. Mesaisi saat 5’te biter ama kendisi 4.30’da evdedir. Özellikle üniversitelerde bazı hocalarımızın üniversitelerde derslere geç girip erken çıkmalarını hesaba katarsak durum daha vahim hala gelecektir. *** Belirtilen hususlardan sonra geriye kalan zaman içinde öğrencilerin etkin olarak dersi dinleyebilecekleri meşgul olunan zaman olarak tanımlanabilir. Bir öğrencinin geriye kalan zamanın tümünde dersi etkin olarak dinlemesi mümkün değildir. En son olarak da bir öğrenci ders 15-20 dakika etkin olarak dinlediklerini varsayalım. Bu öğrenci 15-20 dakikanın tümünde her şeyi öğrenemeyecektir. Dinlediklerinden öğrendikleri zaman dilimi daha da azdır. Sonuç olarak bir öğrencinin tüm öğrenimi boyunca akademik öğrenme zamanının çok az olduğunu söyleyebiliriz. Bu konuda yapılan araştırma da bir günde 6 saatlik uygun zaman ayrılmış bir derste, 5 saat ayrılmış zaman, 2-2.5 saat meşgul olunan zaman sadece 45 dakikasının akademik öğrenme zamanı olarak gerçekleştiği belirlenmiştir. *** bazı araştırmalarda… Sınıfın öğrenci sayısı arttıkça öğretim süresinin de arttığı görülmüştür. 80 üniversitenin 800 fakültesi incelenmiş ve sınıf zamanı olarak ayrılan sürenin %80’ninin ders anlatımıyla geçtiği görülmüştür. Aynı çalışmada, özellikle fen bilimleri alanında daha fazla ders anlatılırken sosyal bilimlerde bu oran %61’e düşmektedir. Ayrılan sürenin %15’inde hiç kimsenin dersle ilgilenmediği görülmüştür. Öğrenci ile öğretici arasında geçen interaktif zamanın %5’ten daha az olduğu görülmüş. Tüm sınıfı içeren aktiviteler zamanın %13’ünü aldığı görülmüş. Erkek hocaların kadın hocalardan daha uzun süre ders işlediği görülmüştür. *** Elimizde gerçek akademik öğrenme zamanı olarak kalan süre kalan süre planlanmış sürenin neredeyse yarısı kadardır. Endüstri 4.0, 21 yy becerileri gibi yüksek beklentilerinin olduğu bir çağda yaşıyoruz. Yetiştirilmek istenen öğrenciden beklentilerin en yüksek olduğu bir süreçteyiz. Bir öğrencinin bu kadar kısa bir sürede tüm beklentilere sahip özelliklere sahip olmasının imkanı var mıdır? Yaklaşık 68 gün eğitim alan bir öğretmenin bu beklentileri gerçekleştirebilecek özelliklere nasıl sahip olacağı ayrı bir tartışma konusudur. *** Pedagojik formasyon durum daha da vahimdir. 25 kredi alarak Pedagojik formasyon alan bir öğretmen adayının 5 kredilik okul uygulaması dersi dışında formasyon eğitiminde derslerde geçirdiği sürenin toplamı 20 kredi*50 dk*14 hafta= 14000 dakika/ 233,33 saat/ 9,72 gün olarak hesaplanabilir. Evet formasyon alan bir öğretmen adayının aldığı eğitim gerçekte yaklaşık 10 gündür. *** Sonuç olarak her şeyi okuldan, öğretmenden bekleme yaklaşımından vazgeçmenin ve her yerde öğrenmenin yöntemlerini geliştirmek zorundayız.